Günlük yaşamda değişik problemlerle karşılaşabiliriz. Eşimize herhangi bir konuda kızabiliriz. Problemleri yatağa girmeden çözmeliyiz. Problemleri çözmek, sadece zihnen, ruhen ve fiziksel rahatlamanızı sağlamıyor aynı zamanda iki insan arasındaki samimiyetin seviyesini yükseltiyor. Yatağa küs girmek çiftler arasındaki duygusal mesafeyi genişletiyor.
Mutlu bir evlilik için eşler birbirine karşı kibar ve nazik olmalıdır. Eşimizi çağırırken isimleriyle değil, iltifat etmeyi ihmal etmemeliyiz. İsimlerin yanına “Bey, Beyefendi, Hanım, Hanımefendi, Canım, Tatlım, Aşkım” gibi sıfatlar eklemeliyiz. Bu şekilde hitap ettiğimizde karşıdakine değer vermiş, eşimizi onurlandırmış oluruz. Peygamber Efendimiz, eşi Aişe validemize “Hümeyra, Pembecik, alyanaklı” diye hitap etmiştir. Evlilik bağı nazik bir ipliğe benzer. Bu ipliği her iki taraf gevşek tutmalı, germemelidir. Çünkü her an kopabilir.
Hatasız kul olmaz. Zamanla hatalarımız olacaktır. Önemli olan hatalı tarafı suçlamak değil, hataları düzeltmek ve affetmektir. |
İnsanlar, hayalleriyle yaşarlar. Bazen hayallerimiz gerçekçi olmayabilir. Hayallerimizi eşimizle istişare etmeliyiz. |
"Güzel söz yılanı deliğinden çıkarır, kötü söz insanı dinden imandan çıkarır." Herkes iltifattan hoşlanır. |
Bu konuyla ilgili Kayahan'ın bir şarkısında dediği gibi eşimize "Sen Mühimsin" diyebilmeliyiz.
Sardı yine sevgilerin
Ufak tefek yalanların
Sardı beni yaz güneşin
Bütün özlemler benim
Sen mühimsin ben değil Sevgilim
Ufak tefek yalanların
Mühim değil olur canım
Sen mühimsin sen benimsin
Mahvolurum yokluğunda
Ta içimde yangını yılların
Ta içimde yangını yılların
Sırdaşım ol gel sarıl be canım
Sen mühimsin Sen benim
Eskiden karı koca başlarını aynı yastığa koyar öyle uyurlardı. "Bir yastıkta kocayın“ deyimi de bundan dolayı çıkmış olmalı. Zamanla bu anlayış değişti. Çiftler özelleşti, yastıklar ayrıldı "bir yastıkta kocamak“ yerine "iki ayrı yastıkta kocamayı“ tercih ettiler. Fakat aynı deyim yeni evlenen çiftlere söyleniyor. Bu deyimin anlamı şu: “Tek yastığa baş koyarak ömür boyu birlikte yaşayın ve mutlu olun!”
Eskiden evlilikler uzun sürüyordu. Eşler aynı yastıkta kocardı. Fakat devir değişti, anlayışlar farklılaştı. Yastıklardan sonra yataklar ve yorganlar da ayrıldı. Çiftler, evliliklerini 2 yastık ve 2 yatakta geçirmeye başladılar. Dolayısıyla bu ayrılık boşanmaları arttırdı. Evler de ayrıldı.
Kısacası evli çiftler ömürlerinin sonuna kadar birbirine destek olamalı, Bütün sorunları el ele vererek çözmelidir.